Günümüzde Yalnızca Gelinliklerde Kullanılan Tarlatanın Tarihi

Gelinlikler için vazgeçilmez unsurlardan biri olan tarlatan; eteklerin kabarık olması için kullanılan telli bir iç etek. Ancak bu kıyafetin tarihi 1800’lere kadar uzanıyor. Geçmişten bu yana asaletin ve zenginliğin temsilcisi olarak görülen bu kabarık eteklerin altındaki gerçek herkesi şaşırtıyor. Adana Gelinlik, Adana Bindallı, Adana Nişanlık deyince akla ilk gelen isim Tuğbam Gelinlik’ten tarlatanın tarihine uzanan keyifli bir yazı…

Tarlatan Artık Pek Çok İnsan Tarafından Bilinmiyor

Artık yıllar öncesinde kalmış bir kıyafet olan tarlatan günümüzde sadece klasik estetiğe sahip gelinliklerde karşımıza çıkıyor. Günlük giyimde ise neredeyse yok olmuş durumda. Halka biçiminde tellerin tül veya benzer ince bir kumaşla birleşiminden oluşan tarlatan, yüzyıllar öncesinde şık davetlerin ve baloların vazgeçilmeziydi.

Tarlatan, Asaletin ve Zenginliğin Simgesi

Kabarık elbiseler bilinçaltımızda hep prenseslerle ve aristokratlarla özdeşleştiği için tarlatan hep asalet ve zenginliğin yansıması olarak görülmüştü. Kadınların rahatça hareket edebilmesini zorlaştırdığı için ataerkil düzenin kadını baskılamak için kullandığı bir araç olarak bile görülmüştü. 1800’lerde görülmeye başlanan ve gittikçe daha da kabarık hale gelen eteklerin varlık nedeni olan tarlatanın ortaya çıkışı ise son derece hüzünlü…

1800’lerde kadınların sokakta ve sosyal hayatın içerisinde olması pek de normal karşılanmıyordu. Erkekler ise hem kadınların sosyal hayatta olmasına alışamıyor hem de kadınları elle taciz etmekten vazgeçmiyorlardı. Kadınlar ise erkeklerin tacizlerinden korunabilmek için kat kat elbiseler ve çamaşırlar giymeye başladılar. Hem erkeklerin tacizlerinden korunmak hem de dönemin güzellik ölçülerine uymak zorunda kalmak 1800’lerdeki hayatı kadınlar için işkenceye çeviriyordu.

İnce belli görünebilmek için anatomiyi bozacak kadar sıkı korseler, kalça bölgesi için yastıklar bunların dışında da erkeklerin tacizden korunabilmek için kat kat kıyafetler…

İşte bu durumdan bıkan kadınlar tarlatanı icat etmek zorunda kaldı. Bu hem ucuz hem de hafif giysi sayesinde hem şık olmak hem de tacizlerden korunmak mümkün oldu.

Güzel giyinmenin yalnızca zenginlere has bir durum olduğu bu dönemde her toplumsal sınıftan kadının kolayca satın alabildiği tarlatan, sosyal statüler arasındaki uçurumu da yıktı.

Kadınlar zahmetsizce tarlatan giyebiliyorlardı ve bu büyük bir özgürlüktü. Feminist kuramcılar kadınları özgürleştirdiği için tarlatanın önemli bir kazanım olduğunu düşündürüyor. Hatta kadınların yine 1900’lerde tacizden korunmak için şapkalarına taktıkları iğneler, o kadar çok erkeğin yaralanmasına sebep oldu ki şapka iğneleri yasaklandı. Kadın olmak tarihin hiçbir evresinde kolay olmadı.

Gelinliklere şıklık ve asalet kattığı düşünülen bir kıyafetin arkasında bu denli üzücü bir hikâyenin yatması pek çok insanı şaşırtıyor.

Günümüzde gelinliklerdeki sadeleşme kadınların özgürlüğü ile yakından ilgili…

Tuğbam Gelinlik, Adana’da gelinliğin en doğru adresi…

---

Benzer Blog Yazıları